top of page
  • Avukat Baran DELİL

Düğün Takıları Kimin Hakkıdır? Düğünde Takılan Ziynet Eşyaları ve Paralar Kimin Olur? 2024

Delil Hukuk Bürosu

düğünde takılan takılar ziynet eşyaları kimin hakkıdır
 

Makale İçeriği:

 

Düğün Takıları Nelerdir?


Düğün takıları, düğün sırasında evlenen çiftlere akrabaları, yakınları ve diğer düğün davetlileri tarafından takı töreni esnasında takılan ve parasal değeri olan her türlü eşyadır. Bu durumda düğün takıları: Düğünde takılan altın, bilezik, küpe, kolye, takı seti, para, döviz gibi her türlü malvarlığı değeri olabilir.


Tarafların evlilik birliğine maddi ve manevi destek sağlamak isteyen yakınları tarafından, gelenek ve göreneklere uygun olarak evlenen çiftlere bağışlanan bu eşyalar ve paralar, boşanma durumunda tartışmalı bir hukuki statü kazanabilmektedir. Özellikle son günlerde gazeteler ve sosyal medya uygulamaları üzerinden paylaşılan bazı Yargıtay kararları, düğün takılarının hukuki statüsü ve boşanma durumunda bu malların kime ait olacağı hususuna ilişkin olarak çeşitli tartışmalara konu edilmektedir. Bu makalemizde olası bir boşanma senaryosunda düğün takılarının kime ait olacağı hususunu, örnek hukuki uyuşmazlıklar ve emsal kararlar üzerinden açıklamaya çalışacağız.



Düğün Takıları Nasıl Talep Edilir?


Düğün takıları, boşanma davası ile birlikte talep edilebileceği gibi boşanma davası ile birlikte veya boşanma davası sona erdikten sonra ayrı bir dava açarak da talep edilebilir. Bu talebin boşanma davası ile birlikte ileri sürülmesi durumunda, açılan dava mahkeme dosyasında görülecek olsa dahi ayrı bir dava olacaktır ve dolayısıyla ziynet talebi için ayrıca harç yatırılması gerekecektir. Boşanma davası ile birlikte açılan ziynet davası, hakim tarafından tefrik edilebilir ve ayrı bir esasa alınmak suretiyle ayrı bir dosyada görülebilir.


Düğün takılarına ilişkin olarak açılacak olan davada mümkünse düğün takılarının aynen iadesi, aynen iade mümkün olmazsa nakden iade(düğün takılarının bedeli üzerinden) talep edilir.


Boşanma davasından sonra ziynet davasının açılacak olması durumunda, boşanma kararının kesinleşme tarihinden itibaren 10 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde davanın açılması gerekir.


Bu makalemizde genel olarak düğün takıları davasından ziyade, özel olarak düğün takılarının hangi tarafa ait olacağı konusunu işleyeceğiz. Düğün takıları davalarına ilişkin olarak detaylı bilgi edinmek için konuya ilişkin makalemizi okuyabilirsiniz: Düğün Takıları Davası(Ziynet Eşyası Davası)



Düğünde Takılan Takılar Kimin Hakkıdır?


Mevzuatta, düğün takılarının hangi tarafa ait olacağına ilişkin olarak herhangi bir hüküm bulunmamaktadır. Ancak hukuk sistemimizde ve uygulamada düğünde takılan takılar, kural olarak kadın eşe ait olmaktadır. Yargıtay tarafından bu konuya dair verilmekte olan kararlar incelendiğinde bu hususa ilişkin olarak takıların kadına veya erkeğe takılması, kadının veya erkeğin yakınları tarafından takılması gibi ayrımlara gidilmeksizin kural olarak düğünde takılan tüm takılar ve paraların kadına bağışlanmış sayılacağı yönünde hüküm kurulmaktadır.


Ancak bu kuralın istisnalarının da mevcut olabileceği hususu, verilen kararlarda görülmektedir. Bu istisnalar:

  1. Ziynet eşyalarına ilişkin genel kuralın aksini gerektiren yöresel örf ve adetlerin varlığı ya da

  2. Taraflar arasındaki anlaşma olgusunun varlığıdır.


Bakınız, Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin 2019/1799 E., 2019/5672 K. sayılı kararına göre:

"Yargıtay’ın yerleşik uygulamasına, örf ve adete, ülke gerçekleri ile yöresel geleneklere göre; evlenme sebebiyle, gerek ailelerce ve gerekse yakınlarınca kadına geleceğinin güvencesi olarak düğünde takılan ziynet eşyaları ve para davacı kadına bağışlanmış sayılır. Aynı biçimde, düğünde erkeğe takılan ziynet eşyaları ve para açısından da kadının herhangi bir biçimde kabulü söz konusu olmadıkça ve aksi de ispatlanmadıkça kocanın bu eşyaları eşine bağışladığı kabul edilir."


Bu konuda genel kurala ve genel kuralın istisnalarına ilişkin olarak Yargıtay Hukuk Genel Kurulu tarafından 2017/1038 E. ve 2021/458 K. numarası ile verilmiş olan kararda:

"Mevzuatımızda, düğün sırasında takılan ziynet ile parasal değeri olan bütün eşyanın aidiyeti konusunda yazılı bir hüküm bulunmamaktadır. Bu nedenledir ki, örf ve adet hukuku uygulanmaktadır. Yargıtay'ın yerleşik uygulamasına, yaygın örf ve adet ile ülke gerçeklerine göre kural olarak, düğün sırasında takılan ziynet eşyası ve paralar kim tarafından ve hangi eşe takılırsa takılsın aksine bir anlaşma ya da örf ve adet kuralı olmadığı takdirde kadına bağışlanmış sayılır ve artık kadının kişisel malı kabul edilir. Yani erkeğe takılan ziynetler ve paraların da aksi kanıtlanmadığı müddetçe kadına ait olduğu kabulü vardır. Söz konusu ziynet eşyasının (altın vs.) evlenme sebebiyle gerek ailelerce ve gerek yakınlarca kadına geleceğinin güvencesi olarak takıldığı kabul edildiğinden emaneten (geçici olarak) takıldığı konusunda kadının bir kabulü olmadığı sürece genel kural kabul edilecektir. Artık, ziynetlerin geri istenmemek üzere verildiği iddia ve ispat edilmedikçe, bunları alan iade etmekle yükümlüdür."


Yukarıda belirtmiş olduğumuz istisnalar, Yargıtay tarafından ziynet davalarında verilen hükümlerde lafzi olarak belirtilmekte olsa da, henüz bu istisnaların mevcudiyetinin ne şekilde ispat edilebileceğine ilişkin herhangi bir emsal karar mevcut değildir. Öyle ki, yukarıda bir kısmını alıntılamış olduğumuz, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2017/1038 E., 2021/458 K. sayı ile verilmiş olan kararda, aksini gerektiren yöresel örf ve adet bulunduğu iddia olunmuş ve bu hususa ilişkin olarak köy muhtarı tanık olarak gösterilmiş olsa dahi: Bu hususa ilişkin olarak tanık dinletmenin, ispata ilişkin olarak tek başına elverişli kabul edilmeyeceğine hükmedilmiştir. Bu nedenle her ne kadar yukarıdaki istisnai durumların varlığı halinde farklı bir şekilde paylaşım yapılabileceği hususu Yargıtay kararlarında ifade edilmekteyse de, bu istisnai durumlara örnek teşkil edebilecek nitelikte bir emsal karar henüz mevcut değildir.


a) Düğünde Erkeğe Takılan Takılar Kimin Hakkıdır?


Düğünde erkeğe takılan takılar, aksini gerektiren bir yerel örf ve adet kuralı ya da taraflar arasında bu hususa ilişkin olarak herhangi bir anlaşma bulunmadıkça kadına bağışlanmış sayılmaktadır.


Bu hususa ilişkin olarak Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2019/1799 E., 2019/5672 K. sayısı ile verilen kararda:

"Yargıtay’ın yerleşik uygulamasına, örf ve adete, ülke gerçekleri ile yöresel geleneklere göre; evlenme sebebiyle, gerek ailelerce ve gerekse yakınlarınca kadına geleceğinin güvencesi olarak düğünde takılan ziynet eşyaları ve para davacı kadına bağışlanmış sayılır. Aynı biçimde, düğünde erkeğe takılan ziynet eşyaları ve para açısından da kadının herhangi bir biçimde kabulü söz konusu olmadıkça ve aksi de ispatlanmadıkça kocanın bu eşyaları eşine bağışladığı kabul edilir." ifadeleriyle, erkeğe takılan ziynet eşyaları ve paranın da aksi ispatlanmadıkça kadına bağışlanmış sayılacağı belirtilmiştir.


Bu husus, vatandaşların bir hayli kafasını karıştırmakta ve özellikle sosyal medya mecralarında tartışma konusu edilmektedir. Ancak Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin 2018/6000 E., 2018/14721 K. sayılı kararında:

"Düğünde erkeğe takılan ziynetler ve paralar aksi kanıtlanmadığı sürece kadına aittir. Dosyada yer alan fotoğraflar ve bilirkişi raporundan da anlaşıldığı üzere davacı-karşı davalı erkeğe takılan altınlar ve paralar ile kadına takılan paralar yönünden de kadının ziynet ve para talebinin kabul edilmesi gerekirken, reddi doğru olmamış bozmayı gerektirmiştir." şeklinde yer alan ifadelerde görüldüğü üzere, Yargıtay'ın farklı daireleri de bu hususa ilişkin görüş birliği içerisindedir.


b) Düğünde Kadına Takılan Takılar Kimin Hakkıdır?


Düğünde kadına takılan takılar ve paralar, Yargıtay uygulamasına göre kadına bağışlanmış sayılmaktadır. Dolayısıyla bu takılar, kadının kişisel malı sayılır.


Bakınız Yargıtay 2. Hukuk Dairesi tarafından 2016/9923 E., 2018/1103 K. sayısı ile verilen kararda:

"Düğünde kadına takılan ziynetler bağış hükmündedir ve kadının kişisel malıdır. Ziynetlerin geri istenmemek üzere verildiği iddia ve ispat edilmedikçe, bunları alan iade etmekle yükümlüdür." ifadeleriyle bu takıların kadının kişisel malı sayılacağı hususu açıkça ifade edilmiştir.



c) Düğünde Kadının Yakınları Tarafından Takılan Takılar Kimin Hakkıdır?


Yargısal uygulamalarda, kadın veya erkeğin yakınları tarafından takılan takılara ilişkin olarak bir ayrıma gidilmemektedir. Düğün takıları ve düğünde takılan paralar, kim tarafından ve kime takılırsa takılsın, kadına bağışlanmış sayılmaktadır. Bu nedenle düğünde kadının yakınları tarafından takılan takılar, kadına bağışlanmış sayılır ve onun kişisel malı olarak hükme esas alınır.


Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin 2016/14152 E. ve 2018/3189 K. sayılı kararında:

"Diğer taraftan, düğün sırasında takılan ziynet eşyaları kim tarafından takılırsa takılsın, aksine bir anlaşma bulunmadıkça kadına bağışlanmış sayılır ve artık onun kişisel malı niteliğini kazanır. Bu eşyaların iade edilmemek üzere kocaya verildiği, kadının isteği ve onayı ile bozdurulup müşterek ihtiyaçlar için harcandığı hususu davalı tarafça kanıtlandığı takdirde, koca bunları iadeden kurtulur." ifadeleriyle bu husus açık ve net bir şekilde ortaya koyulmuştur.



d) Düğünde Erkeğin Yakınları Tarafından Takılan Takılar Kimin Hakkıdır?


Yukarıda ifade etmiş olduğumuz üzere, düğünde takılan takıların kim tarafından ve kime takılmış olduğuna bakılmaksızın, kural olarak(aksini gerektiren bir durum ileri sürülüp ispat edilmedikçe) takılan tüm takılar ve paraların kadın eşe bağışlanmış olduğu kabul edilmektedir.


Yargıtay 3. Hukuk Dairesi tarafından 2014/16026 E., 2015/9622 K. numarası ile verilmiş olan kararda:

"Dava; düğünde takılan ziynet eşyalarının aynen iadesi; bunun mümkün olmaması halinde değerinin nakden tahsili talebine ilişkindir.

Kural olarak düğün sırasında takılan ziynet eşyaları, kimtarafından, kimetakılırsatakılsın, kadına bağışlanmış sayılır ve artık kadının kişisel malı sayılır.

Ne var ki mahkemece; tarafların düğünlerinde kuşak takılaraktakıların ayrı ayrı takılmış olması tüm takıların gelinin kesesine atılması gibi bir durumun olmaması gerekçesi ile takılar ayrı ayrı değerlendirilmiş, yalnızca kadına takılanlar yönünden kabul kararı verilmiştir.

O halde mahkemece yapılacak iş; hükme esas alınan bilirkişi raporunda, düğün sırasında geline ve damada takıldığı tespit edilen tüm takılar yönünden davanın kabulüne karar verilmesi olmalıdır." ifadeleriyle bu kural, tartışmaya mahal vermeyecek bir şekilde ortaya konulmuştur.


e) Düğünde Takı Sandığına Konulan Takılar Kimin Hakkıdır?


Son zamanlarda bir kısım vatandaşlar, ziynet eşyalarına ilişkin olarak toplumsal anlamda kafa karışıklığı yaratan ve kadın lehine pozitif ayrımcılık öngörüsüyle hükme bağlanan Yargıtay kararlarının haber siteleri ile sosyal medya mecralarında sıklıkla paylaşılmasının ardından düğünlerde takı sandığı uygulamasını hayata geçirmişlerdir. Yakın zamanda görüldüğü üzere bu uygulama, yeni evlenen çiftler arasında çok daha yaygın kabul görmeye başlamıştır.


Ancak bu makalemizin yazılmış olduğu tarih itibariyle, takı sandığına konulan takıların kadının kişisel varlığı sayılmayacağına ilişkin olarak Yargıtay tarafından verilmiş olan bir emsal karar mevcut değildir. Bu nedenle her ne kadar Yargıtay tarafından verilmiş olan kararlar, kamuoyunun bir kısmı nezdinde kabul görmediği için bu neviden çareler aranmaktaysa da, söz konusu hukuki tartışmaların tek çözüm yolu: Yargıtay'ın konuya ilişkin uygulamalarının, ülkemizin değişen sosyal ve ekonomik altyapısına uygunluk kazanması ve bu yönde emsal kararlara imza atılmasıdır.



Erkeğin Düğün Takılarını Talep Etmesi Mümkün Müdür?


Erkeğin de düğün takılarını talep etmesi mümkündür. Ancak düğün takıları kim tarafından hangi eşe takılırsa takılsın, kural olarak kadına bağışlanmış sayılacağı için, erkeğin bu talebinde istisnai bazı hususlara dayanması ve bu hususların varlığını açıkça ispat etmesi gerekecektir.


Erkeğin düğün takılarını talep edebilmesi için:

  1. Genel kuralın aksini gerektirir nitelikte yerel örf ve adetlerin bulunduğunu veya

  2. Taraflar arasında düğünde takılan ziynet eşyaları ve paralara ilişkin olarak genel kuralın aksini gerektirir nitelikte bir anlaşma bulunduğunu

iddia ve ispat etmesi gerekir.



Düğün Takıları Mal Paylaşımına Konu Edilebilir Mi?


Düğün takıları, aksini gerektiren bir durum olmadıkça kadının kişisel malı sayılmaktadır. Kişisel mallar ise mal paylaşımına konu edilememektedir. Çünkü boşanma davası sonrasında görülecek olan mal rejiminin tasfiyesi davasında talep edilen katılma alacağı, değer artış payı alacağı ve katkı payı alacağı gibi alacak kalemleri içerisinde kişisel mallar bulunmamaktadır. Bu nedenle düğün takıları ya boşanma davası ile birlikte ya da ayrıca açılacak olan bir dava ile talep edilmelidir.



Satılan, Bozdurulan Ziynet Eşyaları Sonradan Talep Edilebilir Mi?


Kadın tarafından düğün takılarının mümkünse aynen iadesi, aynen iadenin mümkün olmaması durumunda bedelinin hesaplanarak nakden iadesi talep edilmişse, ziynet eşyalarının bozdurulmuş ve evlilik birliğinin ortak giderlerini karşılamak amacıyla harcanmış olduğu iddiası, ispat edilse dahi erkeği borçtan kurtarmayacaktır. Bu durumda ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere erkek eşe verildiği hususu kanıtlanamazsa, erkek tarafından ziynet eşyalarına ilişkin olarak ödeme gerçekleştirilmesi gerekecektir.


Bakınız, Yargıtay 3. Hukuk Dairesi tarafından 2016/11264 E. ve 2018/2194 K. sayısı ile verilmiş olan ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 03.07.2013 tarihli bir kararına atıf yapılan bir kararda yer alan:

"Kural olarak düğün sırasında takılan ziynet eşyaları kim tarafından takılırsa takılsın, aksine bir anlaşma bulunmadıkça kadına bağışlanmış sayılır ve artık onun kişisel malı niteliğini kazanır. Kadına ait ziynetler, koca tarafından bozdurulup, değişik amaçlarla harcanmış olabilir. Bu durumda, ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere kocaya verildiğinin, davacının isteği ve onayı ile bozdurulup harcandığının, davalı yanca kanıtlanması halinde, davalı koca ziynet eşyalarının iadesinden kurtulur.

Hukuk Genel Kurulunca da; davalı eş tarafından bozdurulan ziynet eşyalarının davacı kadın tarafından iade edilmemek üzere verildiğine ilişkin ispat yükü davalı eşte olduğu hususu benimsenmiştir.(HGK 03.07.2013 tarih ve Esas:2012/6-1849 ve Karar:2013/1006)" ifadeleriyle bu husus açıkça ortaya konulmaktadır.



Kadın Eş Hangi Durumlarda Düğün Takıları(Ziynet Eşyaları) Talep Edemez?


Düğünde takılan ziynet eşyaları ve paraların kadın tarafından talep edilememesi, aşağıdaki ihtimallerin varlığı durumunda söz konusu olabilir:

  1. Düğünde takılan ziynet eşyaları ile paraların kadının kendisinde bulunması,

  2. Düğünde takılan ziynet eşyaları ile paraların 3. kişiler tarafından çalınmış olması,

  3. Düğünde takılan ve Yargıtay uygulamasına göre kadının kişisel eşyası olarak kabul edilen ziynet eşyaları ile paraların, bizzat kadın tarafından kendisi için kişisel eşya edinimi amacıyla bozdurulması ve kullanılması,

  4. Genel kuralın aksini gerektirir nitelikte yerel örf ve adetlerin bulunduğunun erkek tarafından iddia ve ispat edilmesi,

  5. Taraflar arasında düğünde takılan ziynet eşyaları ve paralara ilişkin olarak genel kuralın aksini gerektirir nitelikte bir anlaşma bulunduğu hususunun erkek eş tarafından iddia ve ispat edilmesi

gibi durumlar.


 
ankara boşanma avukatı

bottom of page